6.7.15

İçimizdeki Şeytan

Büyük kitaplar,
Bazı kitapların ''güzel'', ''mutlaka okunması gereken'' diye adlandırmak istemiyorum. Çünkü gerçekten bazı kitaplar o kadar büyük, o kadar gerçek ki...
Tıpkı Sabahattin Ali'nin İçimizdeki Şeytan'ı gibi. Biraz okuma tembelliğine kapıldığım şu günlerde ilaç gibi geldi, bir solukta bitti..
Dediğim gibi bazı kitapları uzun uzun anlatmaktansa, çok beğendiğim noktaları alıntılamayı seviyorum.

''İsteyip istemediğimi doğru dürüst bilmediğim, fakat neticesi aleyhime çıkarsa istemediğimi iddia ettiğim bu nevi söz ve fiillerimin daimi bir mesulünü bulmuştum: Buna içimdeki şeytan diyordum; müdafaasını üzerime almaktan korktuğum bütün hareketlerimi ona yüklüyor ve kendi suratıma tüküreceğim yerde, haksızlığa, tesadüfün cilvesine uğramış bir mazlum gibi nefsimi şefkat ve ihtimama layık görüyordum. Halbuki ne şeytanı azizim, ne şeytanı? Bu bizin gururumuzun, salaklığımızın uydurması.. İçimizdeki şeytan pek de kurnazca olmayan bir kaçamak yolu.. İçimizde şeytan yok.. İçimizde aciz var.. Tembellik var.. İradesizlik, bilgisizlik ve bunların hepsinden daha korkunç bir şey: hakikatleri görmekten kaçmak itiyadı var...'' 

Yapmak istemediği şeyleri içindeki şeytana yükleyen Ömer, sevdiği insanın peşinden giden bir Macide ve bol bol eski İstanbul var bu kitapta. 
Okumanız şiddetle önerilir. 
Not: Çok güzel bir Selim İleri önsözü mevcut YKY baskısında. 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder